Çocuk İstismarı Hakkında

Son zamanlarda sıkça duyduğumuz ve ne yazık ki bazılarımız tarafından artık sıradan kabul edilen beynimi yercesine kafamın içinde yer alan 'çocuk' istimarı ile ilgili Uzm Psk. ve değerli arkadaşım Cemre Soysal önderliğinde Anlam Psikolojik Danışmanlık Merkezi'nde verilen eğitimde edindiğim bilgileri benim gibi' artık bu konudan kafayı yemek üzere olan anneler için' paylaşmak istedim.

İstismar 3' e ayrılır.

*Duygusal İstismar
*Fiziksel İstismar
*Cinsel İstismar

Kısaca tanımlarını yapmak gerekirse;

Duygusal İstismar: Sen yapamazsın, keşke doğmasaydın, sen ne anlarsın gibi kurduğumuz cümleler- davranışlar duygusal istismara girer ve çocuğun kendisini zarar veren kişi olarak görmesine ve değersiz hissetmesine sebep olur.
 Bu durumu iş yerindeki mobing sisteminin evdeki şekli olarak tanımlayan Uzm. Psk. Cemre Soysal 'çocuklarınızı Fatih Terim taktiğiyle motive etmeyin'diyor ve ekliyor 'ben ne yapsam hatalıyım' düşüncesi bir çocuk için duygusal zedelenmedir.

Fiziksel İstismar: İtilmek, kakılmak,dövülmek fiziksel istismardır. Ve ne yazık ki fiziksel istismarın en çok gerçekleştiği yer okullardır.
Anne-babaların yaptığı en büyük hatalardan biri çocuğunu okula teslim ederken ' eti senin, kemiği benim' diyerek çocuğu korkunç bir buhranın içine itmesidir.

Cinsel İstismar:Sadece birleşmenin olması değil, okşanmak, ellenmek hatta bakışmak cinsel istismara girer.

ve yine ne yazık ki istismarlar hep ailenin en yakınından geliyor, ' bizim başımıza gelmez' düşüncesi ailenin kendisini rahatlatmaktan öteye geçmiyor.ve istismar konusunda din, dil, ırk, yakınlık- uzaklık farketmiyor.

Peki bu konuyla ilgili ebeveynler olarak ne yapmalı;
* Çocuğa özel bölgesi öğretilmeli ve 'burası senin özel bölgen ve kimsenin buraya dokunmaya hakkı yok' denilmeli.
*Çocuklarınız tuvaletini yaptıktan sonra bırakın kendisi (olabildiği kadar)temizlensin, başkasına elletmeyin.
*Çocuğunuz istemiyorsa 'ayıp olur amcaya teyzeye' diyerek zorla başkasına öptürmeyin.Başkasının çocuğunu da siz öpmeyin, Öpmenin dışında sevgi göstermenin bin türlü yolu vardır. Mesela başkasının çocuğuna illaki sevgi göstermek istiyorsanız göz kırpın gülümseyin,Bu da bir iletişim şeklidir.
Toplu taşımalarda oturmasını isteyen tanımadığınız insanların kucağına çocuğunuzu oturtmayın.

'Çocuklarınız sizin söylediğinizi değil yaptığınızı yapar, sizi model alırlar'Örn, yemek mutfakta ve masada yenir dedikten sonra tabağınızı alıp başka odada yerseniz çocuğun kafasında ' annem yemek mutfakta ve masada yenir dedi ama demek ki böyle de yenebilir' düşüncesi ve daha sonra da davranışı oluşur.

Evdeki çıplaklık ne zamana kadar devam etmeli ve ne zamana kadar tuvalet, banyo beraber yapılmalı?

Çocuk bilinçlendiği andan itibaren (2, 2.5 yaşından itibaren) tuvalete beraber gitmeyin, tuvalete yalnız gidileceğini öğretin ve kesinlikle onun girebileceği şekilde açık kapı bırakmayın, evdeki tüm güvenlik önemlerini aldıktan sonra tuvaletin kapısında içeri girmek için ağlasa dahi buna izin vermeyin.
Beraber duş almanız gerekiyorsa yetişkin olarak 'mayo vs.' giyinip girin, duştan sonra herkesin kendi odasında giyinmesi gerektiğini öğretin ve siz onları çıplak görebileceğinizi fakat onların sizi çıplak göremeyeceğini bilmelerini sağlayın. Ve kendi yıkanabileceği yaşa geldiği zaman çocuklarınızın banyo yaparken kendi vücutlarıyla başbaşa kalmalarına izin verin. Düzgün yıkanamaz demeyin, gerekirse saçını siz yıkayın vücut temizliğini ona bırakın, 'ben senin havlunu getirmeye gidip geleceğim vs. diyerek yalnız bırakın fakat güvenliği açısından uzaktan takip edin. Aynı şekilde tuvaletini yaptıktan sonra da kendi kendisine temizlenmesi için ona fırsat tanıyın. Düzgün temizlenemez diye düşünüyorsanız her gün çamaşırını değiştirmesini öğreterek bu sorunu halletmiş olursunuz.
Zamanı geldiğinde anneler kız çocuklarına, babalar erkek çocuklarına tuvalet eğitimini verirse daha doğru olur.
Yine zamanı geldiğinde tuvalet eğitimine kontrollü geçin, çabuk öğrensin diye çocuğunuzu travmatize etmektense eğitimi 6 ay sonraya ertelemek daha doğru bir davranış olacaktır.

Çok önemli bir diğer konu da;Yaptığınız zaman kendinizi ne kadar mutlu hissederseniz hissedin çocuğunuzu dudağından (onun iyiliği için) öpmeyin, bu davranışınız onun cinsel anlamda uyarılmasına ve ilerde cinsel sapkınlıklara sebep olabileceği gibi, başkasına öptürme dediğiniz çocuğunuzu' ben seni çok sevdiğim için dudağından öpüyorum' diyerek öperseniz çocuğunuzun kafasında ' .... amca da beni çok seviyor demek ki o da beni dudağımdan öpebilir 
(hatta öpüyor)' gibi yanlış düşüncelere sebep olabilirsiniz. Çünkü çocuklar kişi ayrımı yapamazlar.

Ve çocuklar bilmeliler ki evdeki herkesin rolü ayrıdır; anne- baba öpüşebilir, anne- çocuk; baba- çocuk dudaktan öpüşemez.

Hayatın her alanında olduğu gibi çocuklarınızla ilgili konularda da 'HAYIR' demekten çekinmeyin.

İstismara uğradığını düşünüp şikayet eden çocuğunuza 'panik olmadan, ciddi yüz ifadesiyle,korkutmadan, suçlamadan karşılık verin ve ona'onu koruma konusunda önlemi arttıracağınızı' belirtin. Çocuk ihtiyacı olduğu anda tam teşekküllü olarak sizin onun yanında olacağınızı bilmeli, bir çocuğun kendisini en kötü hissettiği duygu 'SUSTURULMUŞ' olmasıdır.
 çocuğunuz güncel olan (terör vs gibi )her şeyi başkasından değil sizden öğrensin.

Çocuğunuzu takip edin ve 'asarım keserim' gibi cümleler kurmayın çünkü bu çocuğunuzun 'söylersem annemsiz babamsız kalırım diye düşünerek 'sizden olanları saklamasına sebep olabilir.

Siz çocuğunuzun referan noktasısınız.

Çocuğunuzun illaki size söylemesini beklemeyin çocuğunuzda normalin dışında herhangi bir 'aşırı hareketlilik veya suskunluk' gibi uç noktalar gördüğünüzde konunun üzerine ağırlık verin.

Tüm çocukların daha güvenli olmaları ,özgürce yaşayabilmesi, tüm anne- babaların da içlerinin gerçekten rahat olabilmesi dileğiyle...

Yorumlar